Brooking Enstitüsünün Türk asıllı Türkiye uzmanı Ömer Taşpınar bu yeni projeyi tanıtırken öyle mantıkî delillerle makulleştirmeye çalışıyor ki, şaşar kalırsınız. Hadise Avrupa´daki bizimle ilgilenen bütün enstitülerde servise konuluyor. Mağdur padişah ve ismi Filistin’le anılan Sultan Abdülhamid payesine uygun görülen Tayyip Erdoğan´ın posterlerinin bir anda Gazze sokaklarını doldurmasını bile hayretle karşılayamadık.
Amerikan İstihbaratı açısından önemli kabul edilen George Friedman´ın “Türkiye – Yeni Osmanlıcılık” başlıklı yazısından, bize tevdî edilen bu yeni rolün ehemmiyetini kavramak, daha kolay olacak. Ayrıca Claus Leggewi´nin AB münasebetlerimiz çerçevesinde kaleme aldığı “Priviligierte Partnerschaft, weniger Demokratie” isimli makalesinde de bu “Yeni Osmancılık” teması işlenmiş.
Dünya idaresinde etkili mihrakların bize tevdî ettikleri rol, hakikaten millî nefsimizin de hoşuna gidiyor. Balkanlar’dan Kafkaslar’a giden coğrafyalarda Osmanlı torunları kadar bu role lâyık kim olabilir ki… Hem Arap dünyasıyla ve diğer Ön Asya ülkeleriyle İslâmî kardeşliğimiz de var. Kahramanlık öyküleriyle yetişen, beş yaşından yetmiş beş yaşına kadar herkesin sevgiyle kabulleneceği bir başrol…
Fakat hakikati unutmamalıyız. 12 Eylül´ün kıskacından kurtulamamışken, 28 Şubat ve diğer ayarlarla tahkim edilen Kemalizmin “Osmanlı” ile hiçbir zaman barışamayacağını bilmeyenlere bu hamâsî hikâyeler makul gelebilir. Muhammedî Şeriatı ile Kemalizmi aynı çerçeveye toplamak, Said Nursî ile M. Kemal´i aynı yere oturtmak nasıl mümkün olacak?
Bin senelik İslâm bayraktarlığının beş yüz senesini kanını akıtıp, zahmetten zahmete koşturarak bizzat icra eden Osmanlıya ancak ırkçılar ve insaniyet karşıtları itiraz edebilir. Hata ve günahıyla birlikte dünyanın en büyük fazilet medeniyetlerinden birisini milyonlarca şahidiyle birlikte ortaya koymuş bir ecdada mensubiyet, bizim için ancak şereftir. Fakat biliriz ki, tarih yalnızca hikâye, tiyatro ve sinema ile yeniden yaşanır. Üstadın meşhur sözüdür: “Eski hal muhal…” Bir model olarak Osmanlıyı istikbale tatbik de muhaldir. Yaşadığımız coğrafyadaki halin üzerine “Yeni Osmanlıcılık” ipek örtüsünü kapatanlar, mantığımızı da örtmek istiyorlar.
İngiltere, çevresindekilerle birlikte tam seksen küsur senedir bizi ecdadımıza düşman etmeye çalıştı. Bu ani dönüşü fevkalâde hızlı olduğundan, istediği yerde dengeyi tutamayacak. Güney komşularımızla aramızdaki “mayın tarlaları” henüz temizlenmemişken, İran, Ermenistan, Yunanistan ve hatta Bulgaristan ile bırakınız komşu olarak, insan olarak bile tanışmamışken; bölgenin ağabeyi olmak! Ne büyük bir hayal değil mi? Tam da Necmeddin Hocanın peşine düşeceği hayallerden biri… Bize “Yeni Osmanlı” rolünü muvafık görenlerin marifetiyle doğu bölgemizde akan kanlar kurumamış, yakılmış hanümanların dumanı dağılmamış ve bir asra yakındır, yaptıkları “Arap düşmanlığının” akisleri toplumda capcanlı iken, birileri bizi duvara toslatmak mı istiyor acaba…
Amerika ve İngiltere´deki sosyal enstitülerin büyük masraf ve enerjilerle ortaya koyduğu “Yeni Osmanlılar Projesi” Türkiye´nin fıtrî akışını durdurmaya yönelik bir çalışmadır. Makulu imkânsız, muhali makul gösteren cerbezeci, mugalâtacı ve bâtılı hak gösterecek “dehaların” işi olan bu tür açılımların mahiyetini, hakperest araştırmacılar ortaya koyacaktır. Türkiye’nin dışa açılımdaki tercihleri yalnızca hayalî bir Rusya, Hint ve Çin taraftarlığı ile Atlantik ötesinin İngilizlerle birlikte sunmaya çalıştıkları BOP, Türk dünyası, Yeni Osmanlıcılık ve Atlantik işbirliği gibi faydamıza olmayan şeylerden ibaret değildir. Muasır medeniyete giden yol buralardan geçmez. Müslüman Türkiye´nin başta İslâm âlemi olmak üzere, Avrupa ve dünyaya katkısı insanî boyutta, demokratik eksende ve birey hürriyetlerini incitmeyecek çerçevede çok büyük olacaktır. Bu mevzuya daha birkaç yazıyla devam edeceğiz.
Benzer konuda makaleler:
- Yeni Osmanlılar AB´ye karşı…
- AKP iktidarı Avrupa’yı doğru anlamalı
- Gençler Ankara’da buluştu
- Irkçılık tarih boyunca dinlerle mücadele etmiştir
- Truva atlarının yarış alanı…
- “Osmanlı gibi olmaya çalışın”
- İslâm korkusu bütünleşmeyi engelliyor
- Özür yerine helâlleşme
- Bob kuşatma altında…
- AKP’nin muhalefeti kimdir?
Almanya İslam Konseyi Din Şurası Sözcüsü / Eğitimci – Yazar
İlk yorum yapan olun